Halk arasında “yemlik” (Keçi Sakalı) olarak bilinen Tragopogon porrifolius, yaprak ve kök kısımları yenilebilen ve yabani olarak dünyanın pek çok bölgesinde yetişen bir bitkidir. Ülkemizde de Sivas, Malatya başta olmak üzere bir çok ilimizde yabani olarak yetişir.
İçeriğinde riboflavin, B6 ve C vitamini, manganez ve fosfor bulunması bakımından besin değeri oldukça önemlidir. Çin tıbbı başta olmak üzere yüzyıllarca hastalıkları tedavi etmek için bir çok ülkede kullanılmıştır.
Çin tıbbında yorgunluk önlemek ve idrar söktürücü olarak kullanılan yemlik; Lübnan’da kanser ve karaciğer fonksiyon bozuklukları için haricen kullanılmıştır ve günümüzde hala İran’da ilaç hammaddesi olarak da kullanılmaktadır.
Son yıllarda yapılan araştırmalarda mide ve bağırsak rahatsızlıklarında etkili olduğu, aynı zamanda çiğ tüketilmesi halinde demir eksikliğini gidermek için yardımcı olabildiği gözlemlenmiştir.
Bir çok ülkede ve iklimde yabani olarak yetişebilen bu bitkinin antibakteriyel etkinliği üzerinde bir çok çalışma yapılmıştır. Yapılan çalışmalarda aynı bakteri üzerinde oldukça farklı oranda etkiler gösterdiği de görülmektedir.
2022 Yılında ŞİMŞEK ve arkadaşlarının yapmış olduğu bir çalışmada Malatya Akçadağ Yaylımlı köyünden toplanan yemlik bitkisi gıda patojeni olan Staphylococcus aureus üzerinde test edilmiş ve yemlik bitkisinin su özütünün bu bakterinin üremesini %67 oranında engellediği gözlemlenmiştir. Diğer yandan 2013’te TABARAKİ ve arkadaşlarının yapmış olduğu çalışmada Staphylococcus aureus‘a karşı herhangi bir etki gözlenmemiştir. Bitkinin aynı bakteri üzerinde farklı etkiler göstermesinin ilk sebebi iklim koşulları olarak değerlendirilmektedir.
Yazımı bitirirken düşmek istediğim not ise sosyal medyada gördüğümüz “coğrafya kaderdir.” cümlesi 🙂 4 mevsimi yaşayan güzel ülkemizde şifalı birçok bitki bulunmakta ve birçoğu da keşfedilmeyi beklemektedir. 🙂